Page - 40 - in Mobile Culture Studies - The Journal, Volume 2/2016
Image of the Page - 40 -
Text of the Page - 40 -
40 Mobile Culture Studies. The Journal 2
2016Oya
Topdemir Koçyiğit | Savaşın torunları : Travmatik belleğe kuşaklar ötesi bir bakış
de bulunuyor. Gündemi basından takip ederek olan bitenin farkında olmayan bu kesim, Nazi-
leri, yakından gördükleri yol yapımı ve ekonomik kalkınma hamleleri gibi icraatları üzerinden
değerlendiriyor, basının da etkisiyle savaşta yaşanan insanlık dışı muamelelerin farkında olma-
yabiliyor. İşinden olduğu gibi vatanından da çıkmaya zorlanan dedesini bu kesimden ayıran
bir torun, dedesinin savaştan sıyrılabilmesinde, karakterinin iyi yanlarının rolü olduğunu
düşünüyor:
“Evleri bombalanıyor. Anneannem ve dedem de bu bomba olayından sonra dört beş gün
bisikletle Danimarka sınırına kadar kaçıyorlar. Aslında çıkmamaları gereken bir bölge.
Dedemi bir ara Amerikalılar tutukluyorlar, bir yere koyuyorlar. Kaçmayı başarmış, yani
tel örgülerden kaçmış. Basın iktidarın elinde, halk pek bir şeyin farkında değil. Yani
nasıl bir oluşum oluyor orada, iktidar üçüncü döneminde sapıtıyor? İlk geldiği dönemde
yollar yapıyor, Almanya ekonomisini kalkındırıyor. Halkın gördüğü hep yol. Soykırım-
lar yapıldığının, insanlık dışı şeyler yapıldığının çok farkında değil normal halk. Tabi ki
savaş ortamına girince bence kişisel özellikler de etkili oluyor... Yani insanın içindeki iyi ve
kötünün çıkması gibi”. (S.H., kadın, 44, annesi Hessen eyaletinden)
Askere alınan erkeklerin çoğu, aileyi bütün tutma görevini çoğunlukla devlete bırakarak savaşa
katılmak ya da bu görevi kaçarak kendi kendine sağlamak durumunda kalıyorlar. Hester
Vaizey’in araştırmasına göre cepheye çağrılan erkeklerin önemli bir bölümü, aileleriyle olan
ilişkilerini uzaktan da olsa güçlü tutmaya çabalıyor (2011, 364-373). Aile üyeleri, savaşın güç
koşulları altında birbirleriyle iletişim kurmaya ve ilişkilerini belirli bir seviyede tutmaya çalışsa
da bu ilişkiler, erkeklerin evlerine uzun süre geri dönememelerinden dolayı hasar görüyor.
Kadınların (anneanneler ve anneler) savaş tecrübeleri: Evdeki “savaş”
Anneanneler ve anneler, savaş belleğinden dışarıya, evden yürüttükleri savaşı çıkarıyor. Kadınlar,
gündelik beslenme, çalışma koşulları ve aile bütünlüğünün bozulması gibi yaşam düzenlerinde
meydana gelen değişiklikleri anlatıyorlar. Konuşulanlardan, savaş süresince yaşanan belirli sah-
nelerin, görüştüğüm kişilerin annelerinin belleklerinde önemli bir yer tuttuğu görülüyor. Türk-
Alman çocukların annelerinin, çocukluk çağlarından bugüne taşıdıkları duygu yüklü mirasın
içinde, babalarının evden askere götürülmesi, evlerin bombalanması ve kıtlık, dramatik sahne-
ler olarak yer alıyor:
“Dedem askerde. Annem o zaman dört yaşında. Aç kalmışlar. O zaman paranın hiç değeri
yok. Para, pul oluyor zaten. Açlık yaşamış giderken okula. Mesela annesi ona bir tane
tereyağlı ekmek verirmiş. Bütün gün onu yiyecek. Düşün düşün ne zaman yiyim diye.
Yiyip kurtulurdum, bütün gün aç kalırdım diyor. Çikolata nedir bilmezmiş harp zaman-
ları. O kadar korku içindeler ki. Anneannem o harp psikolojisiyle doğru dürüst düşüne-
miyor bile. Sirenler, alarmlar çalıyor, aşağı kilere iniyorlar saklanmak için… Anneannem,
annemi ve teyzemi koltuğunun altına alıyor, şemsiye açıyor. Düşün ya, o şemsiyenin nasıl
bir koruyucu etkisi olabilir bombaya karşı? Bilemiyorsun artık. İnsanlar korkudan ne
yaptığını bilmiyor”. (B.D., kadın, 55, annesi Bavyera eyaletinden)
Mobile Culture Studies
The Journal, Volume 2/2016
- Title
- Mobile Culture Studies
- Subtitle
- The Journal
- Volume
- 2/2016
- Editor
- Karl Franzens University Graz
- Location
- Graz
- Date
- 2016
- Language
- German, English
- License
- CC BY 4.0
- Size
- 21.0 x 29.7 cm
- Pages
- 168
- Categories
- Zeitschriften Mobile Culture Studies The Journal